An Assessment of the Relationship between Collective Memory and Place Identity

Özet

Küresel dünya düzeni, günün koşturmacası içinde insanların hayatlarının yaşam ve çalışma ekseninde tanımlandığı alanlara dönüşmüştür. Bireyler ve toplumlar, aidiyet kavramından uzak bir duyguyla, kimliksiz kentsel alanlarda, varoluşsal bir mücadele içinde yaşamlarını sürdürmektedirler.

Kimlik olgusu temelde insan üzerinden ifade edilen bir kavramı ifade etmektedir. Yer kimliği, insanlar aracılığıyla yerlere ve yaşam alanlarına iletilen kimlik algısını tanımlar. Bu bağlamda yerler ve mekanlar; aidiyet duygularının, deneyimlerin, anıların duygusal birikiminin somutlaşmasıyla kimlik kazanırlar. Bu kavram, kentler aracılığıyla kentsel kimlik, mekanlar aracılığıyla yer kimliği olarak ifade edilir. Yer kimliği, kişisel duyguların toplumsal deneyimde bulunduğu yeri ya da birikimi temsil eder. Dolayısıyla burada önemli hale gelen şey bellek kavramıdır. Çünkü yaşam alanlarına ilişkin zihnimizde oluşan imgeler, anılar ve birikimler, hepsi bir geçmişle iç içedir ve gelecek için hayata tutunma devinimini oluşturur. Duygusal bağlar nu noktada belirleyicidir ve yer kimliği; orada yaşayan bireyler tarafından kolektif olarak yaratılan hafıza ve deneyimlerden beslenen yerin kimliğini oluşturur.

Bu araştırma temelinde, öncelikle kent ve yer kimliği kavramlarına ilişkin literatür ayrıntılı olarak incelenerek, kolektif bellek ve yer bağlılığı kavramları çevresel ve mekansal bir temelde değerlendirilmektedir. Çalışma özünde yer kimliği kavramı ile kolektif bellek arasındaki ilişkiye dair bir okuma ve irdeleme çalışması olarak sunulmaktadır.