ÖZEL YETENEKLİ ÖĞRENCİLERİN, KÜLTÜREL ZEKA (CQ), KÜLTÜREL TUTUM, DEMOGRAFİK DEĞİŞKENLER İLE GÜNCEL BİLGİ DÜZEYLERİ ARASINDAKİ İLİŞKİ

Özet

Bu çalışmada özel yetenekli öğrencilerin güncel bilgi düzeylerinin, kültürel IQ, kültürel tutum ve çeşitli değişkenler (kültürel gezisi sayısı, İngilizce yeterlilik düzeyi, sınıf, yaş, cinsiyet) açısından incelenmesi amaçlanmıştır.

Araştırma betimsel bir çalışmadır. Araştırmanın bağımsız değişkeni yaş, sınıf, cinsiyet, İngilizce yeterlilik düzeyi ve yaptığı kültürel gezi sayısı, bağımlı değişkenleri ise kültürel IQ, kültürel tutum ve güncel bilgi düzeyinden oluşmaktadır.

Araştırma 2020-2021 eğitim öğretim yılında Kasım ayının 1.2.3. haftalarında Adana, Gaziantep, Malatya, Trabzon, İstanbul, İzmir ve Ankara illerinde eğitim gören özel yetenekli öğrenciler ile gerçekleşmiştir. Araştırma temsil yeteneğinin güçlenmesi açısından Türkiye’nin yedi bölgesinde yedi şehirde uygulanmıştır. Araştırma 355 kız ve 145 erkek olmak üzere toplam 500 öğrenciden oluşan çalışma grubu ile gerçekleştirilmiştir.

Özel yetenekli öğrencilerin güncel bilgisinin orta derecede olduğu, kültür gezilerine katılmış özel yetenekli öğrencilerin kültürel tutum puanlarının daha yüksek olduğu, özel yetenekli öğrencilerin İngilizce yeterliliğinin iyi olduğu durumlarda, bilgiyi kabul etme, bilgi alma, aktif olarak iletişim kurma ve farklı kültürlere uyum sağlama yeteneklerinin de iyi olduğunu göstermektedir. Güncel olaylar bilgisine, kültürel programlara, yabancı şarkılara, haritalara ve kültürel değişim deneyimini tecrübe eden özel yetenekli öğrencilerin, farklı kültürel bilgilere daha fazla ulaştıklarında farklı kültürlere uyum sağlama yeteneklerini geliştirebilecekleri bu çalışmanın sonucu olarak elde edilmiştir.

Özel yetenekli öğrencilere eğitim verilen kurumlarda tüm bu veriler göz önüne alınarak ek eğitim programları hazırlanmalıdır.

Sonuç olarak bu araştırmanın, özel yetenekli öğrencilerin kültürel IQ, kültürel tutum ve güncel bilgi düzeyleri arasındaki ilişkilere yönelik somut bulgular ve önemli kanıtlar ortaya koyduğu söylenebilir. Bu yönüyle çalışmanın özel eğitim alanında önemli bir boşluğu dolduracağı düşünülmektedir.